2025’te Çin’i Nasıl Bir Yıl Bekliyor?: Riskler, Zorluklar ve Politikalar
Zorlu bir ekonomi, artan toplumsal gerginlikler, yönetimle ilgili yolsuzluk soruşturmaları ve Trump’ın öngörülemez siyaseti, Çin yönetimi için 2025 yılına dair önemli test başlıkları olacak.
Xİ JİNPİNG 2012'de iktidara geldiğinde, Çin'in geleceği konusunda dikkatli olunması gerektiğini söyledi. "Davamız ne kadar ilerlerse," dedi etrafındaki yetkililere, "o kadar çok yeni durum ve sorun ortaya çıkacak, o kadar çok risk ve zorlukla karşılaşacağız ve o kadar çok öngörülemeyen olayla yüzleşeceğiz." Çin ekonomisi bocalarken, toplumsal gerginlikler artarken (ve Donald Trump yeniden Beyaz Saray'a girmek üzereyken) 2025 yılı, Xi'nin korktuğu türden zorluklarla dolu olacak.
Trump'ın dünyanın en güçlü iki gücü ABD ve Çin arasındaki ilişkide kargaşaya yol açma olasılığı büyük ve acil bir endişe kaynağı. Amerika'nın yeni başkanı ve çoğunlukla Çin'e karşı şahin bir tutum sergileyen ekibi tarafından alınan kararlar, Çin Devlet Başkanı Xi'nin Komünist Parti'nin iktidarıyla bağlantılı gördüğü kritik konuları etkileyecek. Birincisi ekonomi. Trump, Çin'den yapılan ithalata %60 oranında gümrük vergisi koymakla tehdit etti. Ayrıca Çin, her yıl on binlerce Amerikalıyı öldüren sentetik bir opioid olan fentanil ihracatını sınırlamaması halinde de gümrük vergisi artışıyla karşılaşacak. Bazı analistler, bu artışların Çin'in ekonomik büyümesinde iki puandan fazla düşüşe neden olabileceğini söylüyor.
Gümrük vergilerinin ne kadar hızlı yükseltileceği ve Trump'ın gerçekten bunları bu kadar yükseltmeye kararlı olup olmadığı konusunda çok fazla belirsizlik var. Ancak reklamı yapıldığı gibi uygulanırsa, ülkenin emlak piyasasındaki düşüş ve iş kıtlığı sıkıntısının ortasında hanelerin ve işletmelerin hırpalanmış güvenini yeniden canlandırmak üzere Çin'e ağır bir darbe indirebilir.
Trump’ın bu yüksek gümrük uygulamasına karşı Çin’in kolay bir çözümü olmayacak. Eylül ayında duyurmaya başladığı teşvik önlemlerini güçlendirerek yanıt verebilir, ancak tüketiciler ve yatırımcılar arasında yerleşen ihtiyat, istenen etkiyi oluşturmakta zorlanabileceğini gösteriyor. Bu noktada Xi, Çin ihracatını yüksek gümrük tarifelerine rağmen rekabetçi tutabilmek için yuanın değer kaybetmesine izin verebilir. Ancak bu, yatırımcıların güvenini daha da zayıflatabilir ve sermaye kaçışını hızlandırabilir. Ayrıca dışarıda, Çin'in kendi pazarlarını ucuz mallarla doldurduğunu düşünen ülkelerle (büyük ticaret ortaklarıyla) gerginliği daha da artırabilir.
Toplumsal gerginlikler
Ekonomik durgunlukla geçen bir yıl daha vatandaşları daha da karamsarlaştıracak. 2024'te vatandaşların stresleri daha belirgin hale geldi. Bunun bir göstergesi, Çin'in devlet medyası tarafından "toplumdan intikam" saldırıları olarak adlandırılan, halka karşı gerçekleştirilen rastgele şiddet eylemlerindeki artıştı. Bunlar genellikle bıçaklamaları ve arabaların kalabalığa sürülmesini içeriyordu. Bu tür olaylar Çin'e özgü değil, ancak parti açıkça endişeli. Yetkililer bu tür olayların "sert, katı ve hızlı" bir şekilde ele alınması çağrısında bulundu: Bu çağrı, genellikle uzun hapis cezaları veya idamlarla sonuçlanan hızlı ama resmi olmayan davalarla dağıtılan acımasız adaleti ifade ediyor.
2025'te "sosyal çalışma" teriminin parti söyleminde önemli bir yer tutmasını bekleyebiliriz. Bu, ihtiyaç sahibi insanlara hizmet sağlamakla ilgili bir terim değil, partinin taban kontrolünü güçlendirerek düzeni sağlamasıyla ilgili. Başkan Xi, Kasım ayında Merkez Sosyal Çalışma Departmanı'nın ilk toplantısında bu politikanın tonunu belirledi. Departman faaliyetlerinin, "partinin uzun vadeli iktidarı" ve "toplumsal uyum - istikrar" için hayati önem taşıdığını söyledi. Departmanın çalışmaları, parti komitelerinin özel şirketlerin yönetiminde seslerini yükseltmelerini ve yetkilileri huzursuzluğa neden olabilecek her şey hakkında bilgilendirmelerini gerektirebilir. Birçok şirket ücretleri keserken veya insanları işten çıkarırken, parti her iş yerinde göz ve kulak istiyor.
Devlet medyası zaman zaman sorunların başladığını kabul ediyor. Aralık ayında resmi haber servisi Xinhua, "artan dış baskı ve büyüyen iç zorlukların karmaşık ve zorlu ortamı"ndan söz etti. Ancak Çin'in parlamentosu ve parti-devletinin “onay damgası” olan Ulusal Halk Kongresi'nin (NPC) 5 Mart'ta başlayacak yıllık oturumunda, delegeler iyimser görünmek için baskı altında olacaklar. Muhtemelen Xi'nin 31 Aralık'taki Yeni Yıl konuşmasında kullandığı ifadeyi tekrarlayacaklar: "Çin ekonomisi toparlandı ve yükselişte."
Toplantıda duyurulacak olan 2025 yılı ekonomik büyüme hedefine çok dikkat çekilecek. Güveni artırmak için hükümet, 2024 için "yaklaşık %5" hedefini tekrarlayabilir. Yetkililerin ekonomiyi canlandırmak için son zamanlardaki "olağanüstü" çaba çağrıları, yüksek hedefler koymaya hazırlandıklarını gösteriyor. Haber ajansı Reuters'a göre, bu tür önlemlerden biri, bütçe açığının GSYİH'nın yaklaşık %3'ünden % 4'üne çıkarılması olabilir. Bunun yaklaşık 1,3 trilyon yuan (179,4 milyar $) tutarında ek hükümet harcaması anlamına geleceği tahmin ediliyor.
Yönetimle ilgili sorunlar
Ulusal Halk Kongresi'nin siyaseti örtbas etmesi muhtemel. Ancak silahlı kuvvetlerin tepesindeki kargaşa, yaklaşık 280'i askeri personel olan yaklaşık 3.000 delegenin çoğunun aklında olacak. Kasım ayında, yüksek komutada beşinci sırada yer alan Amiral Miao Hua, "ciddi disiplin ihlalleri" nedeniyle soruşturma altına alındı. Bu tür soruşturmalar, genellikle yolsuzluk için bir örtü işlevi üstlenir. Amiral Miao'nun Xi'ye yakın olduğu düşünülüyordu. Xi, onu hedef alarak, yolsuzluk savaşı karşısında kimsenin korunma altında olmadığını göstermeye çalışıyor olabilir. Ancak aynı zamanda Halk Kurtuluş Ordusu üzerindeki kontrolü hakkında da sorular ortaya çıkarıyor.
Amiral Miao, son bir buçuk yılda görevden alınan bir düzineden fazla kıdemli subayın en üst rütbelisi. Bunlar arasında eski bir kara kuvvetleri komutan yardımcısı ve Güney Çin Denizi'ni de içeren askeri bölgenin deniz kuvvetleri şefi de bulunuyor. İki ismin Ulusal Halk Kongresi üyeliğinden çıkarıldığı 25 Aralık'ta duyuruldu. Tasfiyeler devam edebilir. Savunma Bakanı Amiral Dong Jun'un kaderi yakından izlenecek. Çin yönetimi, Dong Jun’la ilgili çıkan haberleri yalanladı, ancak Amiral Miao'nun himayesinde olduğuna inanılıyor. Amiral Dong'un iki selefi, Haziran ayında iddia edilen yolsuzluk nedeniyle partiden ihraç edilmişti.
İç siyasette onu rahatsız eden çok şey varken, Xi yurtdışında büyük riskler almaya meyilli olmayabilir. Muhtemelen Trump, Ukrayna'da barışı sağlamaya çalışırken geri çekilmeyi tercih edecektir. Savaş, Çin'in Avrupa ile ilişkilerini karmaşıklaştırıyor (Avrupa, Çin'in Rusya'nın silah fabrikalarına teknoloji tedarik etmesinden rahatsız), ancak savaş, Batı kaynaklarını tüketerek Çin'e yardımcı oluyor. Ukrayna sorununun nasıl idare edileceği sorusu, Avrupa ülkeleri ile daha izolasyonist bir Amerika arasında gerginliklere neden olabilir. Bu, elbette Çin'in hoşuna giden türden bir gerginlik. Başkan Xi, Güney Çin Denizi'ndeki topraklar için Tayvan'ı ve rakip siyasetçileri sindirmeye çalışmaya devam edecek, ancak büyük bir çatışmadan kaçınmaya çalışacaktır. Trump savaştan uzak durmakla övünüyor, ancak Xi, onun bütünüyle uzak duracağına güvenmiyor olabilir.
Xi'nin de gördüğü gibi, yurtiçi ve yurtdışındaki riskler tehlikeli şekillerde iç içe geçebilir. 2016'da yetkililere, "Önleyici tedbirler almazsak veya riskleri uygun şekilde ele almazsak," dedi, "küçük olanlardan büyük olanlara, bölgesel olanlardan sistemik olanlara ve uluslararası olanlardan yurtiçi olanlara doğru artacak, tırmanacak ve evrilecek... sonunda partinin iktidarını ve devlet güvenliğini tehdit edecek." Çin'in en büyük festivali olan Ay Yeni Yılı 29 Ocak'ta başlıyor. Yılan yılı olacak. Xi temkinli davranmak isteyebilir.
Bu yazı, The Economist’te, 31 Aralık 2024 tarihinde, “Xi Jinping has much to worry about in 2025” başlığıyla yayımlanmıştır. Çeviride editoryal düzenleme yapılmıştır.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.