Siyonist çete ordusu, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki operasyonlara dair yeni bir açıklama yaparak, bu bölgeyi kalıcı olarak işgal etme niyetini açıkça ortaya koydu.

Beyt Hanun, Beyt Lahya ve Cibaliye bölgelerindeki sivil halkın bölgeyi terk etmeleri ve güney yönüne gitmeleri gerektiği uyarısı yapıldı. Bu bölgelerin, 162. Tümen’in hava ve kara operasyonlarına sahne olacağı belirtildi.

Üç gün önce siyonist çetenin ordu sözcüsü, 162. Tümen’in Refah’taki görevini tamamladıktan sonra Cibaliye'ye ilerleyeceğini ve burada geniş çaplı bir operasyon başlatacağını duyurmuştu.

Bu bağlamda, Kemal Advan ve el-Avda hastanelerinin de tahliyesi emredildi. Hastanelerdeki sağlık personeli, bölgeyi terk etmeye zorlanıyor. Aksi takdirde, eş-Şifa Hastanesi’nde daha önce yaşanan katliamın benzerinin tekrarlanabileceği korkusu var.

ISW News'in sahadan edindiği son bilgilere göre, işgal ordusu Ebu Şarih kavşağını tamamen kapatmış durumda.

Bu hamleyle Jabalia kampı tam anlamıyla kuşatılmış ve sivillerin çıkış yolu kesilmiş oldu. Aynı zamanda, sivil savunma bölgesi olan et-Tavam ve Bir en-Necah, yoğun hava ve topçu saldırıları altında. Son saatlerde bu bölgelerdeki onlarca ev hedef alındı. Ayrıca, Cibaliye kampının mahalleleri ile doğu, kuzey ve batı bölgeleri de ağır topçu ateşi altında.

İşgal rejimi rejimi, Güney Lübnan'a yönelik kara saldırısına başlamasının ardından, Gazze Şeridi’nde dördüncü kez bir açıklama yaparak operasyonlarını yoğunlaştırdı.

Güney Lübnan’daki savaşa rağmen, Siyonist çetenin dikkatinin Gazze’den başka bir yöne kaymadığı ve rejimin Gazze’de sürdürdüğü yıpratma savaşından bir an önce çıkmayı hedeflediği anlaşılıyor.

Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki bu son operasyon, işgalcilerin bu çıkmazdan kurtulma yolunda attığı ilk büyük adım olabilir.

Rejim ordusunun, Gazze Şeridi'nin sınırındaki tampon bölgeyi, Gazze şehrinin yarısına kadar genişletmeyi planladığı görülüyor.

Daha önce, bu tampon bölge sınırdan sadece birkaç kilometre uzaklıktaydı. Şimdi ise bu tampon bölgenin Gazze'nin derinliklerine kadar genişletilmesi, kalıcı bir işgalin temellerini atmak olarak değerlendiriliyor.