Küresel Düzen Yıkılırken: Almanya Maliye, Altyapı ve Savunma Rejimini Değiştiriyor!

Almanya on yıllardır izlediği “borç freni politikasını” değiştirerek ve onlarca yıllık mali muhafazakarlığı terk ederek tarihi bir adım attı. Ülke, mali rejiminden başlayarak altyapı ve güvenlik rejimini yeniden inşa ediyor.

Almanya Parlamentosu 18 ve 21 Mart’ta yapılan oylamalarla, ekonomik büyümeyi canlandırmak, Avrupa'da kolektif bir savunma düzeni inşa etmek umuduyla yeni bir dönemin kapılarını araladı. Parlamento, 2008’de Anayasal bir kural haline getirilen ünlü “borç freni politikasını” değiştirerek ve onlarca yıllık mali muhafazakarlığı bir kenara bırakarak tarihi bir adım attı. Parlamentonun alt kanadı Bundestag ve üst kanadı Bundesrat, tarihi borç freni sistemini değiştirerek büyük çaplı bir harcama artışı planını onayladı. Değişiklik ilk planda orduyu güçlendirmeyi ve altyapıyı yenilemeyi amaçlıyor.

Bundestag ve Bundesrat'taki onay, muhafazakar lider Friedrich Merz'e büyük bir destek sağlayarak, Avrupa'nın en büyük ekonomisine iki yıllık daralmanın ardından yatırımları artırmak için yüz milyarlarca avroluk bir gelir sağlayacak.

Almanya ve diğer Avrupa ülkeleri, on yıllar sonra savaşı Avrupa’ya geri getiren Rusya ve Donald Trump döneminde müttefiklerine karşı saldırgan bir politika izleyen ABD karşısında savunma ve güvenlik sistemini güçlendirme baskısı altında. Avrupalı liderler, bu değişimlerin kıtayı savunmasız bırakabileceğinden endişe ediyor.

Almanya’da Şubat ayında yapılan genel seçimlerin ardından merkezci bir koalisyon kurmak için görüşmelerde bulunan Merz'in muhafazakarları ve Sosyal Demokratlar (SPD), altyapı için 500 milyar avroluk (546 milyar dolar) bir fon oluşturulmasını ve savunma harcamalarının artırılması için anayasal olarak güvence altına alınan borç freni kurallarının hafifletilmesini hedefliyor.

Merz, 18 Mart’ta Bundestag’da yapılan oylama öncesinde milletvekillerine yaptığı konuşmada, "En az on yıldır yanlış bir güvenlik duygusu içerisindeydik. Bugün savunma hazırlığı konusunda aldığımız karar ... yeni bir Avrupa savunma topluluğuna doğru atılan ilk büyük adımdan başka bir şey değil" dedi.

Merz , "Almanya geri döndü" dedi ve bu yaklaşımı parlamentodaki müttefikleri memnuniyetle karşıladı. Merz, milletvekillerine reform paketinin esas olarak "Putin'in Avrupa'ya karşı başlattığı saldırgan savaş" tarafından motive edildiğini ve Almanya'ya karşı "her gün" bir dizi şüpheli Rus sabotajının gerçekleştiğini söyledi. Bunlar arasında kritik altyapılara saldırılar, kundaklama, casusluk ve dezenformasyon kampanyaları ve ayrıca daha genelde "Avrupa Birliği'ni bölme ve marjinalleştirme girişimleri" olduğunu söyledi.

Merz, finansman planlarının borç yükünden korkan birçok kişi tarafından endişeyle karşılandığını belirterek, Almanya'nın ABD'den bağımsız davranmak zorunda kaldığını ve içinde bulunulan yeni dönemi kabul etmenin zamanının geldiğini söyledi. Almanya'nın şimdi bir "paradigma değişimi" ile karşı karşıya olduğunu söyleyen Merz, bunun "savunma yeteneklerini kısmen sıfırdan ve yeniden inşa etmeyi" gerektirdiğini söyledi.

Reformlar, 2008 küresel mali krizinden sonra uygulanan ama o zamandan beri birçok kişi tarafından modası geçmiş bir politika olarak eleştirilen ve Almanya'yı mali açıdan zor durumda bırakan borç freni sisteminin önemli ölçüde tasfiye edilmesi anlamına geliyor.

Reform, GSYİH'nın %1’inin üzerine çıkan savunma harcamalarını, Almanya'nın anayasal güvence altına aldığı borç freninden muaf tutuyor. Ayrıca 12 yıl boyunca altyapı için 500 milyar avro (545 milyar dolar) tutarında bir fon oluşturma imkanı tanıyor. Yine, Almanya'nın 16 federal eyaletini “denk bütçe” kuralının dışında hareket etmesine ve her eyaletin GSYİH'sının %0,35'ine kadar borçlanmasına izin veriyor. Dolayısıyla reform paketi, son iki yıldır küçülen Avrupa'nın en büyük ekonomisinde 1 trilyon avronun üzerinde harcama yapılmasının önünü açıyor. 

Reform planı, özellikle 2009'da yürürlüğe girdiğinden beri borç freni kuralına bağlı kalan CDU/CSU ittifakı açısından, Almanya'nın ekonomik ortodoksluğundan önemli bir kopuşu ifade ediyor.

Savunmaya dönüş

CDU/CSU ittifakı, ABD Başkanı Donald Trump'ın Moskova'ya yaptığı açılımların ardından tutumunu değiştirerek, Washington'dan daha bağımsız olabilmek için savunmaya yatırım yapılmasının acilen gerekli olduğunu savunuyor.

Avrupalı liderler, özellikle Başkan Donald Trump yönetimindeki politika değişikliğinin kıtayı, giderek düşmanca tavır takınan Rusya ve daha iddialı Çin'e karşı savunmasız bırakabileceğinden endişe ediyor.

CSU'nun lideri ve Bavyera Eyalet Başbakanı Markus Soeder, oylama için mecliste yaptığı konuşmada, “son dönemde Doğu’dan (Rusya’dan) çok büyük saldırıların geldiğini ama buna karşılık Batı’dan (ABD’den) yeterli desteğin gelmediğini” söyledi. Soeder, "Almanya'nın bir kez daha Avrupa'nın en güçlü ordularından biri olmasını ve kendini koruyabilmesini sağlamak için elimizden gelen her şeyi yapmalıyız" dedi. 

Soeder, bu devasa altyapı harcamalarını, II. Dünya Savaşı sonrası Batı Avrupa'yı yeniden inşa etme çabalarına atıfta bulunarak, yeni bir "Alman Marshall Planı" olarak niteledi.

Soeder, Almanya'nın bu yeni reformlarla uzun süredir ihmal edilen yollar, köprüler ve demiryolu hatlarını yenileyeceğini belirterek, bunların bakımsız kalmasına izin vermenin, devlet borcunu artırmaktan daha büyük bir kötülük olacağını öne sürdü.

Almanya’nın yeniden inşası

Yatırımcılar, mali reformun, Avrupa'nın en büyük ekonomisinin iki yıl üst üste negatif büyümeden çıkmasına yardımcı olabileceğini söyledi. Ancak, paketin üretim kapasitesini artırma, bürokrasiyi azaltma, Almanları daha uzun süre çalışmaya teşvik etme ve şirketleri Almanya'dan ayrılmaya teşvik eden yüksek enerji faturalarıyla mücadele gibi yaygın reformlar gerektirdiği konusunda uyarıyor.

Ülkenin en yüksek mahkemesine, yasa tasarısının mevcut parlamentodan geçmesini engelleme umuduyla başvuruda bulunan, göçmen karşıtı, Kremlin yanlısı Almanya İçin Alternatif (AfD)'nin eş başkanı Alice Weidel, paketi "Federal Almanya Cumhuriyeti tarihinde gördüğü en kötü seçim yolsuzluğu" olarak nitelendirdi.

Muhafazakârlar ve SPD, 25 Mart'ta başlayacak bir sonraki Bundestag'da aşırı sağ ve aşırı sol görüşlü milletvekillerinden oluşan geniş bir heyet tarafından engellenebileceği korkusuyla yasa tasarısını önceki parlamento döneminde geçirmiş oldu. Merz, sıkı takvimi, hızla değişen jeopolitik durumla gerekçelendirdi.

Deutsche Bank Araştırma'nın Almanya Baş Ekonomisti Robin Winkler, "Borç freni reformu, tartışmasız Almanya'nın birleşmesinden bu yana en büyük tarihi mali rejim değişikliğidir" dedi. Ancak Bir sonraki hükümetin bu mali paketi sürdürülebilir büyümeye dönüştürmek için yapısal reformlar sunması gerekecek." 

**
Reformla ilgili tehlikeler
Almanya'nın acilen altyapı yatırımına ihtiyacı var. Alman Ekonomi Enstitüsü'nün ( IW ) geçen yıl yaptığı bir araştırmanın yıkıcı tespiti, "Çökmekte olan yollar, demiryolları ve köprüler, yetersiz eğitim altyapısı, eski binalar, elektrik, hidrojen ve ısı için altyapı eksikliği" idi. Enstitü, Almanya'nın rekabetçi hale gelebilmesi için önümüzdeki on yılda 600 milyar avro yatırım yapması gerektiğini açıkladı.

Hem Alman Ekonomi Enstitüsü patronu Michael Hüther hem de Düsseldorf Üniversitesi'nden Jens Südekum, fonların kötüye kullanılması tehlikesinin altyapı fonundan ziyade yeni savunma harcamalarında daha fazla olduğu konusunda hemfikir. GSYİH'nın %1'i olan borç freni muafiyet eşiği 2025'te yaklaşık 44 milyar avroya denk geliyor. 2025 için taslak savunma bütçesi 53 milyar avro. IFO enstitüsünün başında bulunan ekonomist Clemens Fuest, maliye rejimiyle aslında, planlanan harcamaların en az 9 milyar Euro'sunun borçla finanse edilebileceğini, bunun da potansiyel olarak yöneticileri kimi saçmalıklara yönlendirebileceğini öne sürdü. Dolayısıyla Fuest, borç eşiğin esasında GSYİH'nın %2'sine çıkarılmasının daha doğru bir adım olacağını söyledi.

Bir diğer zorluk da yeniden silahlanma fonlarının nasıl mantıklı bir şekilde kullanılacağı. Bir araştırma kuruluşu olan Kiel Enstitüsü'nün başkanı Moritz Schularick, "Almanya en gelişmiş askeri teçhizatı edinme fırsatına sahip" diyor. Schularick’e göre, ülkenin, her biri 25 milyon avro değerinde 90'dan fazla tank gerektiren daha fazla zırhlı tugaya ihtiyacı var. Ancak yatırımların birçok geleneksel tanksavar füzesi yerine bunlardan daha düşük maliyetle daha fazla yetenek sunan AI güdümlü insansız hava araçlarına ve siber güvenlik programlarına odaklanması gerektiğini savunuyor.

**
Borç frenindeki değişiklikler ve savunma harcamalarındaki tavanın etkili bir şekilde kaldırılmasıyla oluşturulacak özel fon, geçmiş yıllarda mali disipline odaklanan Almanya'nın maliye politikasında muazzam bir değişimi işaret ediyor. Paketin, fonlar ihtiyatlı bir şekilde kullanılırsa ülkenin sıkıntılı ekonomisine ve ayrıca Avrupa ekonomisinin tamamına büyük bir teşvik sağlaması bekleniyor. Gelinen noktada, CDU / CSU ittifakının Paskalya'ya kadar SPD ile imzalamayı hedeflediği koalisyon anlaşması için artık sağlam bir mali temel oluşturulmuş durumda. Böylelikle Merz'in şansölyelik yolunda önündeki büyük bir engel de kalkmış oldu.


Bu yazı Reuters’ta 19 Mart 2025 tarihinde Sarah Marsh ve Matthias Williams tarafından kaleme alınan “German parliament approves Merz's spending surge as allies cheer” başlıklı; 21 Mart 2025 tarihinde, Andreas Rinke ve Sarah Marsh tarafından yayınlanan “German borrowing bonanza clears final hurdle” başlıklı; The Guardian’da 18 Mart 2025 tarihinde yayınlanan “German MPs approve €500bn spending boost to counter ‘Putin’s war of aggression’” başlıklı ve The Economist’te 20 Mart 2025 tarihinde yayınlanan “The Bundestag approves the biggest fiscal expansion in post-war history” başlıklı yazılardan özetle hazırlanmıştır.

Kaynak:Dunyasiyaseti

MAKALELER Haberleri

Trump çöküşü hızlandırıyor
Sudan: “Görülmeyen” Savaşın Pençesinde
Akıllarını Kullanmayan Toplumlar Propaganda Masallarıyla Uyutuluyor
Türkiye-Suriye-Kürt yakınlaşmasının bölgesel yansımaları
Abdurrahim Rahmi Zapsu