Suriye’nin toprak bütünlüğü ve Türkiye

Oral Çalışlar

Bir süredir İsrail saldırılarının alt üst ettiği bölge yeniden başka bir boyutta karıştı. Suriye’de silahlar, bombalar, zaten diken üstünde olan bölgede yangını yaydı. Türkiye temkinli bir dil kullanıyor. CHP’nin uyarısı şu: “Biz toprak bütünlüğü korunan, Türkiye’ye zarar gelmeyeceği sürece içişlerinde kendi kararlarını veren bir Suriye’den tarafız.”

Suriye’de muhalif güçler birkaç gündür önemli askeri hamleler yaptı. Halep, Hama gibi büyük kentler muhaliflerin eline geçti. Son haberlere göre rejim kaybettiklerinin bir kısmını geri aldı. Ancak gelişmelerin hangi yönde ilerleyeceğini kestirmek mümkün değil. ‘Muhalif güçler’ derken söz ettiğimiz ise asıl olarak Hizbul-Tahrir el Şam örgütü. Kısaca HTŞ. Bu örgüt şeriat devleti kurmayı hedefleyen radikal bir güç olarak tanınıyor. HTŞ, asıl olarak Sünnilerden oluştuğu için, Şam’daki Esat rejimine yönelik saldırıların aynı zamanda Şiileri hedef aldığı da yapılan yorumlar arasında.

Suriye dört bölgeye bölünmüş durumda. Kuzey Batı Suriye’nin geniş topraklarına hakim olan güçlerden biri, ABD desteğiyle YPG. ABD’nin bu örgütle çok sıkı bağları var. Washington’un YPG’yi desteklemekten vazgeçmesi şu noktada pek mümkün görünmüyor. Fırat’ın doğusu ise Türkiye, Cihatçılar ve rejim arasında paylaşılmış durumda. Ülkenin güneyi de Esad yönetiminin kontrolünde.

Şam’daki Esad rejiminin geniş bir bölgeyi denetim altında tutabilmesinin asıl nedeni, bugüne kadar, Rusya, İran ve Hizbullah’ın desteğiydi. İran ve Hizbullah İsrail saldırılarında büyük kayıplar verdi. Hizbullah’ın lider kadroları tamamen yok edildi. Nedenini henüz tam olarak çözemediğimiz şekilde Rusya da rejimi desteklemek konusunda çok atik davranmadı. Türkiye’nin en önemli meselesi asıl olarak YPG’nin bölgedeki etkinliği. YPG-ABD ilişkisinin neden olduğu tablo Türkiye tarafından kabul edilemez gibi görünüyor. Türkiye için aynı zamanda bir açmaz haline dönüşen bu ilişki etkili olduğu sürece, Suriye meselesi Türkiye açısından kritik kalmaya devam edecek.

HTŞ’nin son saldırısı bu statükoyu kırabilir mi? YPG bölgeden çıkarılabilir mi? Dünya herhalde şimdiki koşullarda bunu mümkün olarak görmüyor. Ancak Türkiye açısından “Siyasi baskı yoluyla ne elde edebiliriz?” şeklinde bir analiz söz konusu olabilir.

“Savaş insanları yok etme sanatıdır, politika ise onları aldatma sanatı.” Jean Le Rond D’ Alembert (Fransız matematikçi)

KITAP: İlter Türkmen; Diplomasi Ustalığından Kanaat Önderliğine (Füsun Türkmen-Selim Kuneralp) Remzi Kitabevi